Dış Ekonomik İlgiler Konseyi (DEİK) Türkiye-ABD İş Kurulu (TAİK) tarafından Goldman Sachs mesken sahipliğinde 13. Türkiye Yatırım Konferansı düzenlendi.

Konferansa, Ticaret Bakanı Bolat’ın yanı sıra Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Sanayi, Ticaret, Güç, Alışılmış Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Kurulu Lideri Mustafa Varank, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Lideri Burak Dağlıoğlu, DEİK Lideri Nail Olpak, TAİK Lideri Mehmet Ali Yalçındağ, ABD ve Türkiye’den iş dünyası temsilcileri ile portföy yatırımcıları katıldı.

Bolat, konferansta, dünyanın yeni bir sanayi çağının eşiğinde olduğunu belirterek, yeşil ve dijital iktisadın, yeni ekonomik kalkınmanın iki parametresi haline geldiğini ve şirketler ile ülkeleri önceliklerini yine gözden geçirmeye ve sürdürülebilirlik için yenilikçi araçlar tasarlamaya zorladığını söyledi.

Pandemi sonrasında yaşanan jeopolitik çalkantılar ve kritik dallardaki arz krizlerinin klâsik üretim ve dağıtım stratejilerinin tabiatını değiştirdiğine işaret eden Bolat, bu noktada global direkt yabancı yatırımların da düşüşte olduğunu ve yabancı yatırım çekme rekabetinin her zamankinden daha yüksek olduğunu aktardı.

Bolat, dijitalleşme ve etraf amaçları doğrultusunda yatırımların tekrar yapılandırıldığını, tedarik zincirlerinin yine haritalandırıldığını ve endüstriyel üretimin dönüşüme uğradığını kaydetti.

ABD ile ticari ilişkiler

Küresel zorlukların, ülkeleri uyumlu hareketlerde bulunmaya zorladığını belirten Bolat, bu zorlukların üstesinden gelmeye yönelik aksiyonlar yine şekillenirken, ABD ve Türkiye’nin her zamankinden daha yakın olması ve daha fazla işbirliği yapması gerektiğine inandıklarını lisana getirdi.

Bolat, “Türkiye, ABD ile ortasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi maksadını gerçekleştirmeye ve ekonomik ilgileri geliştirmeye kararlı.” dedi.

Ticaret Bakanı Bolat, hükümet olarak ABD ile ticari ilgileri ilerletmek için harekete geçmeye ve inisiyatif almaya hazır olduklarını vurguladı.

“Türkiye, 2002-2023 devrinde 255 milyar dolarlık yatırım çekti”

Son periyottaki bilgilerin Türkiye iktisadının gücünün ve ülke iktisadına duyulan itimadın göstergesi olduğuna işaret eden Bolat, Türkiye’nin gayrisafi yurt içi hasılasının (GSYH) 2022’de 906 milyar dolarla son 8 yılın en yüksek düzeyine ulaştığını, bu yıl 1 trilyon doları aşmayı hedeflediklerini söz etti.

Bolat, Türkiye’nin ihracatının geçen yıl 254 milyar doları aştığını belirterek, ihracatın Türkiye’nin ekonomik büyümesinin ana itici güçlerinden biri olduğunu kaydetti.

Türkiye’ye gelen direkt yabancı yatırım 2002’ye kadar 15 milyar dolar civarındayken 2002-2023 devrinde 255 milyar dolara yükseldiğini aktaran Bolat, imalat endüstrinin GSYH içindeki hissesinin son 10 yılda yüzde 22’ye yükseldiğini, Ar-Ge harcamalarının ulusal gelir içindeki hissesinin da son 20 yılda 3 katına çıktığını söyledi.

“OVP, potansiyel yatırımcılara Türkiye’ye açık bir davet niteliğinde”

Bolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Orta Vadeli Program’ın (OVP) enflasyonu düşürmek, mali disipline ve ihracatı artırıcı stratejilere odaklanmak üzere temel odak noktalarından bahsetti.

OVP’nin rasyonel, öngörülebilir ve şeffaf ekonomik araçlara yönelik bakış açısıyla potansiyel yatırımcılara Türkiye’ye açık bir davet niteliğinde olduğunun altını çizen Bolat, ülkedeki yatırım ortamının rekabetçi, iş dostu tabiatını muhafazaya kararlı olduklarını vurguladı.

Bolat, dünya iktisadında yaşanan kıymetli zorlukların da farkında olduklarını belirterek, “Yeni periyotta finans dalımızı ve ekonomik kurumlarımızı güçlendireceğiz, özel dalı destekleyeceğiz ve yatırım girişlerini teşvik edecek düzenlemeler yapmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

“Uluslararası şirketler operasyonları için bölge merkezi olarak Türkiye’yi tercih ediyor”

Tedarik zinciri güvenilirliğinin kıymeti arttıkça Türkiye’nin üretim altyapısı ile genç ve vasıflı iş gücünün ABD’li yatırımcılar için daha cazip hale geleceğine inandıklarını belirten Bolat, Türkiye’nin 20 yılı aşkın müddettir bölgesindeki ABD’li yatırımcı firmalar tarafından üretim ve ihracat üssü olarak konumlandırıldığını ve Türkiye’ye gelen direkt yatırım ölçüsünün önemli oranda arttığını söyledi.

Bolat, bölgedeki siyasi dalgalanmalara ve global ekonomik zorluklara karşın memleketler arası şirketlerin operasyonları için bölge merkezi olarak Türkiye’yi tercih ettiğini söz ederek “Önümüzdeki periyotta temel önceliğimiz tüm yatırımcılar için inançlı ve aktif bir ticaret rejiminin sağlanmasıdır. Hükümet olarak ortak amaçlarımıza ulaşmada yatırımcılara yardımcı olmaya hazırız.” dedi.

Türkiye’nin devam eden teknolojik dönüşüm sürecine hizmet edecek projelerle bilhassa ilgilendiklerini anlatan Bolat, yenilikçi, Ar-Ge ağır, katma pahası yüksek eser ve hizmet yatırımları ile yeşil ve yenilenebilir güç yatırımlarını güçlü bir halde teşvik edeceklerini vurguladı.

“Yeni devirde Türk-Amerikan ittifakı daha da kıymet kazandı”

Bolat, üretim üslerini dijital ve yeşil dönüşümün gereklilikleri doğrultusunda daima olarak çeşitlendirmeye çalışmaları nedeniyle ABD’li yatırımcıların da Türkiye’nin güçlü üretim altyapısından rahatlıkla yararlanabileceğine inandıklarını kaydetti.

Bu nedenle ABD firmalarıyla işbirliği yapmanın kıymetli bir fırsat olduğunu lisana getiren Bolat, şöyle konuştu:

“Yeni devirde Türk-Amerikan ittifakı daha da ehemmiyet kazandı. İkili münasebetlerimizdeki zorlukların ve bekleyen problemlerin da farkındayız. Lakin ekonomik işbirliğinin Türkiye-ABD ilgilerinde her vakit olumlu bir gündem unsuru olabileceğinden de eminiz. Hepinizi Türkiye’deki yatırım fırsatlarından yararlanmaya davet ediyoruz. ABD ve Türkiye’deki iş etraflarıyla fırsatları değerlendirebilirsek 100 milyar dolarlık ikili ticaret hacmi amacımıza rahatlıkla ulaşabiliriz. Kararlılığımızı sürdürürsek bu başarılabilir.”