Nüfus yoğunluğu her geçen gün artan ve barınma krizinin en derin hissedildiği İstanbul’da inşaat firmaları, müteahhitler ve yurttaşlar karşı karşıya geliyor.

İstanbul Üsküdar’daki Yavuztürk Mahallesi’nde 1500’den fazla kişinin yaşadığı Yeşil Yamaç Sitesi de Huzzak Yapı şirketiyle uyuşmazlık yaşıyor. İnşaat şirketi site içinde bulunan kendisine ilişkin olduğunu belirttiği alana inşaat projesini başlatmak için teşebbüslerde bulunurken site sakinleri tüzel süreç bitmeden yıkımın yasal olmadığını belirtiyor.

Site içerisinde Huzzak Yapı’nın proje yapmak istediği alanda geçen cuma yıkım gerçekleşti. Şirket için çalışan inşaat araçları sitenin girişinde bulunan duvarları yıkarken yeşil alandaki birtakım ağaçları söktü. Bu sırada inşaat makinelerini durdurmaya çalışan bir yurttaşın üzerine kepçeyle toprak döküldü. Huzzak Yapı için çalıştığı argüman edilen bireylerin sitenin güvenlik görevlisinin burnunu kırdığı da savlar ortasında. Yıkımın gerçekleştiği gün çekilen görüntüler ise toplumsal medyada kamuoyunun reaksiyonunu çekmişti.

“SİLAHLARI VARDI”

Şirketin yıkım için geldiği gün yaşanan olayları anlatan bir site sakini “Ellerinde sillahlar vardı. Güvenlik vazifelisi arkadaşımızı da dövdüler. Sitenin duvarları yıkıldı. Kendimizi hiçbir formda inançta hissetmiyoruz” dedi.

“BELEDİYE İŞİN İÇİNDE

Site sakinlerinin avukatı Onur Cingil, yasal süreci şu halde anlattı: “Burası 400 daireli bir site ve birden fazla ortağın mülkiyetinde. Özel parselizasyon yapılıyor. Dağıtım iştirak hissesi (DOP) dediğimiz kesinti yapılıyor. Özel imar planında hissedarlara en değerli yeri veriyorlar. Buna karşı 2021’de dava açılıyor. Buna rağmen Danıştay’daki kararı beklemeden yönetim mahkemesinin kararıyla buraya tapu veriliyor. Ortakların tapuları başka farklı çıkıyor ve ortaklardan bir kısmı Huzzak şirketine kendi hissesini satıyor. Proje yapılmak istenen alanın fiili kullanım hakkı siteye ilişkin. Üsküdar Belediyesi’ne müracaat yapılıyor ve Üsküdar Belediyesi sitenin bu alandan tahliyesini istiyor. Halbuki bu alanın yapı kayıt dokümanı hukuken korunuyor. Belediyeye karşı iptal davası açılıyor ve yürütmeyi durdurma kararı veriliyor. Üsküdar Belediyesi’ne karşı yürütmeyi durdurma kararı var ve belediye burayı yıkamıyor.” Teze nazaran, şirket de yıkımı kendisi gerçekleştirmek için belediyeden görüş alıyor ve belediye şirketin burada yıkım yapabileceğini belirtiyor. Şirket ek kararla geliyor ve “Sizin yürütmeyi durdurma kararınız belediyeye karşı fakat bana karşı değil, elimde ek karar ve tapum var” diyerek yıkıma başlıyor. Avukat Çingil kelamlarını şöyle sürdürdü: “Biz de buna karşı da dava açtık. Ayrıyeten ek bir yürütmeyi durdurma kararı bekliyoruz. Buranın kullanım hakkının siteye ilişkin olduğuna ait de dava açtık. Yıkılmak istenen alanı koruyan 3 ana nokta var. Birincisi yürütmenin durdurması kararıyla yapı, alan ve duvarlar korunuyor. Lakin duvarları yıktılar. İkincisi buranın yapı kayıt dokümanı var. Münasebetiyle yıkılamaz. Üçüncüsü ise burada mülkiyet argüman eden kişinin dava açması lazım.”

“ARAZİMİZE GİREMİYORUZ”

Huzzak Yapı’nın avukatı Barış Yılmaz ise “Bizim müvekkillerimiz bu araziyi satın almış. 9 Ocak 2023’ten beri burada süreç yapmamız gerektiğini söylüyoruz. Ağaç sayımı, binaları nereye koyacağız belirlemek ve yer etüdü imali için müsaade istiyoruz. Kendi toprağımıza girmemize müsaade verilmiyor. Kaymakamlık karşı tarafa burasının mülkiyetinin bize ilişkin olduğunu rahatlıkla girebileceğimizi belirtti. Kaymakamlık güvenlik tedbirlerini alacağını söyledi” diye konuştu.

İKTİDARA YAKIN ŞİRKET

Cingil, inşaat şirketine ait de şu değerlendirmeyi yaptı:

“Huzzak Yapı iktidara yakın. 10 bin lira sermayeyle 2008’de kurulmuş. Kentsel dönüşüm sürecinde de ortaya çıkmışlardı. Kendilerini Hollanda merkezli 30 yıllık bir şirket olarak gösteriyorlar. Bu süreçte şirket yetkilisi elinde silahıyla buradaydı.”